Bir önceki postumda futbola doyacağım bir hafta sonunun başladığını söylemiştim. Stoke City - Wigan maçını zevkle izlerken bugün oynanacak diğer maçlarda da en az bu kadar tempolu ve güzel futbol izleriz diye düşünmüştüm. Futbol tanrıları duymuş olacaklar ki Chelsea - Everton maçını bağışladılar bana ve sizlere.
Daha 12. dakikada Saha'nın kafa vuruşu sonrasında direkten dönen top Cech'in sırtına çarpıp ağlarla buluştu. Acıların çocuğu Cech yine şanssız bir gol gördü kalesinde. Ama bu gol sadece bir başlangıçmış meğer.
Chelsea 1-0 geriye düştükten sonra adeta tek kale oynadı ilk yarıda ve Everton'ı sahadan sildi. Bir sağdan geldier, bir soldan. Bir Drogba vurdu bir Anelka. Everton bu baskıya dayanamadı ve önce Drogba'nın harika plasesine daha sonra da Anelka'nın çok az futbolcunun becerebileceği vuruşuna engel olamadı. Chelsea futbolcularını attıkları iki gol tatmin etmemiş olacak ki tempo yapmaya devam edip Everton kalesini top atışına tuttular. Ama ilk yarının son anlarında saçma sapan bir gol yediler ve 2-2 ile soyunma odasının yolunu tuttular.
Maviler ikinci yarıya da baskı ile başlayıp Everton'a top göstermeyerek kaleyi dövmeye devam ettiler. Nitelim Drogba'nın golü ile de öne geçtiler. Bu gol sonrasında maç 5-2'ye kadar gider diye düşünmüştüm. Ama Ballı Saha yine bir duran top sonrasında takımına beraberliği getirdi. Bir duran topta ceza sahasına şişirilen topta Drogra kafayı vurdu, top bu Saha'nın sırtına çarpıp Cech'in üzerinden süzülerek ağlarla buluştu.
Bu acaip gol sonrasında Kerpeten Ali'nin meşhur repliğini söylermiş gibiydi Cech'in yüzündeki şaşkınlık ifadesi.
Cech: - Noluyo lan?.
Ancelotti bu gol ile 3-3'e gelen maçı çevirmek için çok çalıştı ama bu kadar şanslı bir Everton'ı yenmeleri pek mümkün gözükmüyordu. Nitelim maç sonunda da tabeladaki skor değişmemişti. Maça damgasını vuran ise iki sırt golü izlemiş olmamızdı...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder