23 Aralık 2009 Çarşamba

Yok Artık


Yukarıdaki fotoğraf yeter içimden geçenleri anlatmaya aslında. Bu yüzden uzun uzadıya konuşmaya gerek yok.

Suarez 6 gol yollamış filelere.

24 ile 34'üncü dakikalar arasında 5 gol, 83 ile 89'uncu dakikalar arasında 4 gol.

Yuhh demek istiyorumm.

22 Aralık 2009 Salı

Lastik Patladı Demiştim...

Diyarbakırspor maçına kadar 8 maçlık galibiyet serisine (Şampiyonlar Ligi maçları hariç) imza atmış olan Beşiktaş'ın ilk puan kaybından sonra büyük bir çöküş içerisine gireceğini söyleyip duruyordum herkese. Hatta 4 Aralık 2009 tarihli yazımda da belirtmiştim Beşiktaş'ın lastiğinin patladığını ve bir daha kolay kolay tamir edilemeyeceğini.

Diyarbakırspor karşısında bırakılan 2 puanın hemen ardından Şampiyonlar Ligi'ndeki CSKA Moskova mağlubiyeti geldi. Avrupa Ligi umutlarını da tüketen Beşiktaş için lig ve Türkiye kupası kalmıştı artık. Ama Turkcell Super Ligi'nde Manisaspor deplasmanında da puan kaybı ve üstüne İnönü'de Bursaspor mağlubiyeti gelince tabir-i caizse Çarşı karıştı. Bu karışıklığa rağmen çoğu Beşiktaşlı arkadaşım inatla toparlanıp herşeyin düzeleceğine inanıyordu. Ancak Beşiktaşlı futbolcularda taraftarlarında olan kazanma arzusu ile başarıya inancın yüzde biri olmadığı için bu akşam Ziraat Türkiye Kupası'na da Manisaspor'a mağlup olarak başladılar...

Mircea Lucescu (L) Brazilya

Brezilya'da ligler sona erdiğinde Brezilyalı futbolcular için Avrupa pazarının açılacağı aşikardı. İlk haber Ukranya'dan geldi. Brezilyalı futbolculara takmış durumda olan Mircea Lucescu, Vasco Da Gama'nın orta saha oyuncusu Alex Teixeira Santos'u kattı kadrosuna. 1990 doğumlu bu genç, hem Ukranya Ligi'nde hem de Avrupa Ligi'nde forma giyebilecek.

Sıcak kumsallardan, uçsuz bucaksız okyanuslardan dondurucu derecede sert ve soğuk kışlara ilk göç değil bu. Hali hazırda Jadson, Fernandinho, Ilsinho, Willian ve Luiz Adriano Shakhtar Donetsk forması giyen Brezilyalılar. Üstüne bir de Teixeira gelince Ukranya ekibindeki Brezilyalı sayısı 6'ya ulaştı ve böylece Fenerbahçe'nin Ukranya şubesi olarak faaliyete geçtiler :).

Galatasaray ve Beşiktaş serüvenleri boyunca parasızlığın esiri olan Lucescu, Ukranya'da parayı bulunca Brezilya'daki genç yetenekleri Ukranya'ya getirmeyi başardı ve hala başarıyor. Aynı Lucescu, bu gençleri elleri ile büyüttükten sonra Avrupa piyasasına sunup, maliyetinin iki katı fiyatına elden çıkarmayı da beceriyor.

Örnek mi? Brezilya'dan bulup getirdiği ve sonrasında avrupa futbol piyasasına pazarladığı Elano Blumer...