Euro 2008'in en renkli ve en heyecan verici takımı Millilerimizin 2010 Dünya Kupası'nda olmaması bizler için olduğu kadar dünyanın dört bir köşesindeki futbolseverler için de büyük bir kayıp olacak şüphesiz. Çünkü tüm dünya genelinde "gaz futbolunu" bizden daha iyi oynayan başka bir takım bulunmuyor. Uzun Euro 2008 maratonunda sayısız maç izledik ama hiç birinde futbolcularımız ve teknik kadromuzun yüzlerindeki hırsı taşıyan bir takıma rastlamadım. Ancak, Millilerimiz kadar olmasa da Hırvatistan takımı oyuncularının baterist! Slaven Bilic önderliğinde hırs ve arzularını ön plana çıkartıp turnuvaya renk kattıklarını umutmamak lazım.
Bu iki takım da ne yazık ki 2010 Dünya Kupası'nda yer alamayacak. Umarım Arjantin bu akşam Uruguay deplasmanından puan ya da puanlarla dönerek Maradona'nın hırsı ve kazanma isteğiyle turnuvanın heyecan verici takımı görevini üstlenir.
(ps: Bu dönemlerde genellikle her yazımı bilinçsiz bir şekilde Maradona ve Arjantin'e bağlıyorum. Bunun için sizden özür dileyip asıl konuya dönüyorum hemen.)
Euro 2008 boyunca yağan yağmurdan, çakan şimşeklerden ve gök gürültülerinden olsa gerek bu turnuvada yer alan takımlar üzerinde bir lanet oluştuğu kanısındayım. Turnuvada yer alan 16 takımdan 7 tanesi (Avusturya, Çek Cumhuriyeti, Hırvatistan, İsveç, Polonya, Romanya ve Türkiye) Dünya Kupası'na katılma hakkını elde edemedi.
Lanet hızını alamamış olacak ki, geriye kalan 9 takımdan 4 tanesinin (Fransa, Portekiz, Rusya ve Yunanistan) Dünya Kupası bileti halihazırda ceplerinde değil. Bu takımlar Dünya Kupası'na gidebilmek için play-off mücadelesi vermek zorundalar. Bakalım lanetin etkisinden kurtulup kendilerine Güney Afrika'ya binen uçağa kaçı atabilecek.
Euro 2008'de kupanın sahibi İspanya, finalisti Almanya, ölüm grubunun iki üyesi Hollanda ile İtalya ve Euro 2008 ev sahiplerinden İsviçre lanete meydan okuyarak 2010 yazında Güney Afrika sahillerini görme şansına erişen 5 takım oldular...
Bu iki takım da ne yazık ki 2010 Dünya Kupası'nda yer alamayacak. Umarım Arjantin bu akşam Uruguay deplasmanından puan ya da puanlarla dönerek Maradona'nın hırsı ve kazanma isteğiyle turnuvanın heyecan verici takımı görevini üstlenir.
(ps: Bu dönemlerde genellikle her yazımı bilinçsiz bir şekilde Maradona ve Arjantin'e bağlıyorum. Bunun için sizden özür dileyip asıl konuya dönüyorum hemen.)
Euro 2008 boyunca yağan yağmurdan, çakan şimşeklerden ve gök gürültülerinden olsa gerek bu turnuvada yer alan takımlar üzerinde bir lanet oluştuğu kanısındayım. Turnuvada yer alan 16 takımdan 7 tanesi (Avusturya, Çek Cumhuriyeti, Hırvatistan, İsveç, Polonya, Romanya ve Türkiye) Dünya Kupası'na katılma hakkını elde edemedi.
Lanet hızını alamamış olacak ki, geriye kalan 9 takımdan 4 tanesinin (Fransa, Portekiz, Rusya ve Yunanistan) Dünya Kupası bileti halihazırda ceplerinde değil. Bu takımlar Dünya Kupası'na gidebilmek için play-off mücadelesi vermek zorundalar. Bakalım lanetin etkisinden kurtulup kendilerine Güney Afrika'ya binen uçağa kaçı atabilecek.
Euro 2008'de kupanın sahibi İspanya, finalisti Almanya, ölüm grubunun iki üyesi Hollanda ile İtalya ve Euro 2008 ev sahiplerinden İsviçre lanete meydan okuyarak 2010 yazında Güney Afrika sahillerini görme şansına erişen 5 takım oldular...